HASRET YILLARI - Necmettin Şahinler

KİRPİKLERİME DİZDİM, ŞU GEÇEN DOKUZ YILI,
AN BE AN UNUTMADIM, HEPSİ BENDE SAYILI,
NASIL BİR ÖZLEMDİR Kİ, DERİNLEŞTİ GEÇTİKÇE,
YOKLUĞUNLA DAĞLANDI, KABUK TUTTU DEŞTİKÇE.
 
KADERİN SIRRI NEDİR, EY MELİK-İ MUKTEDİR,
SEVDİKLERİNİ ALDIN, KALBİMİZDE UKTEDİR,
BİLİNMEZ HİKMETİNİN, ZÂHİR OLAN ÇİLESİ,
ŞİKÂYET DEĞİL ASLA, HASRETİMİN DİZESİ.
 
DİNDİRMİYOR GÖNLÜMÜ, MİHRİMAH’IN[1] SEDÂSI,
UŞŞÂK, HİCAZ, BAYÂTÎ, BEŞ VAKİT’İN EDÂSI[2],
RÂYİHÂNI ARARIM, HÜDÂYÎ SOKAĞINDA,
BELKİ RASTLARIM DERİM, HAYÂLİMİN AĞINDA.
 
HACET PENCERESİNDE, NE NİYÂZLAR EDERİM,
GÖNDERSEM DE RÛHUNA, GEÇMEZ HÜZNÜM KEDERİM,
SONRA GÖNLÜME DÜŞER, YOLUNUN SEKİNETİ,
HİMMETLİ NAZARININ UHREVÎ SÜKÛNETİ.
 
 
ASLINDA KAYBOLAN YOK, NE GELEN VAR NE GİDEN,
SÛRETLER DEĞİŞSE DE, HEP O TECELLÎ EDEN,
ÖYLEYSE HAYATTASIN, KİM DEMİŞ Kİ ÖLMÜŞSÜN,
GÖRÜNEN BU ÂLEMDEN DERÛNUMA GÖÇMÜŞSÜN.
 
VELİLER BELDESİNİN SESSİZ SÂKİN KADÎMİ,
İSEVÎ MEŞREBİYLE, HÂLEN SIRLI HADÎMİ,
NASIL KEŞFETSİN SENİ, NEFSİNE RÂM OLANLAR,
FEYZÎNLE SULANMAYIP, TAM AÇMADAN SOLANLAR.
 
BİR KÂMİL’İN MİRASI, BIRAKTIĞI İLİMDİR,
NE İCÂZETTE SAKLI, NE DE YIRTIK KİLİMDİR,
BİR SAATLİK SOHBETLE ALINSAYDI BU MİRAS,
ŞİMDİ  KABARIR MIYDI, BUNCA İŞTAH İHTİRAS.
 
RAHMÂNİ EDEB GEREK, BU LİBÂSI GİYMEYE,
ULU BİR SABIR İSTER, BU DERYAYA GİRMEYE,
OTURMAMIŞSAN EĞER, ERENLER SOFRASI’NA,
DIŞTAN GAZEL YAKIŞIR, HAM ERVAH SOFTASINA.
 
BU KADAR TEĞET YETER, KALB-İ SELİM OLANA,
DAHA TARİF GEREKMEZ, SATIRDAN YOL BULANA,
ARAMA YEŞİL NİŞÂN, MENKIBE VE KERAMET,
GÖNÜLDE OLMAN KÂFÎ, İŞTE BUDUR SELÂMET.
 
 
 
GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ, HAYÂLİ CİHÂN DEĞER,
VÂSIL DEĞİLSEN BUNA, CÂHİLLİK SUDÛR EDER,
HAMDOLSUN Kİ SULTAN’IM, KAPI AÇTIN FAKİR’E,
VARLIĞIM HAMUŞ OLDU, AZI ÇIKTI ZÂHİRE.
 
 TAHLİYE SİMİTİDİR, KÂMİL BAHR’A ATILMIŞ,
 UŞŞÂKLAR PAZARINDA, AZ PAHAYA SATILMIŞ,
VELÂYETİ GEREĞİ, TUTAMAZ HİÇBİR ELİ,
ANCAK TUTAN KURTULUR, ONUN DA HÂLİ CELÎ.
 
HER ZUHÛR BİR CEMÂL’DİR, CEMÂL’DE CELÂL OLMAZ,
BUNU ÇÖZEMEYENİN, KEMÂL HEYBESİ DOLMAZ,
RİYÂSIZ BİR TEVHİD’DİR, HAMZAVÎ MELÂMÎLİK,
ANCAK RÜCÛ EDEN CAN, OLUR KUTB-U MEMÂLİK.[3]
 
BİR KÂMİL’İ TANIMAK, YAKINLIKLA OLSAYDI,
ZAHMETSİZ FEYZ KABLARA, KOLAYLIKLA DOLSAYDI,
ÖNCE EHL-İ AYÂL’İ, İÇERDİ BU ÇEŞMEDEN,
EĞİLİRDİ ZÂTINA, SİTEM EDİP GEÇMEDEN.
 
ZÂHİRİ TERKEDENLER, ETMEZ BÂTINI İDRÂK,
YALNIZ BÂTINA DALAN, SONUNDA OLUR ZERRÂK,[4]
HIFZ ET BİZİ SEN RABBİM, YAŞANMAMIŞ SÖZLERDEN,
HÂLİS BİR KUL OLALIM, SIRLANALIM GÖZLERDEN.
 
 
HEP VAHDET DERDİN BİZE, MUHABBET EKSENİNDE,
VUKU BULANDA HAYIR, ISRARLA SÖZLERİNDE,
BİR DE İDRÂK VAR TABİ, UZANAN MÜNTEHÂYA,
NUTKU TUTANLAR ANCAK, KAVUŞUR BU SEMÂYA.
 
ŞİMDİ NE DURUMDAYIZ, MUHASEBE YAPMALI,
İNCE BİR TİTİZLİKLE, TERAZİYİ TUTMALI,
NERDEYİZ, NE HÂLDEYİZ, BU MUYDU BEKLENENLER?
ÇIKMAYIP EMÂNETE, ALIP BAŞI GİDENLER.
 
ŞEMS-İ HAK’TAN GELENİ, AKSETTİREN BİR AY’DIN,
İKİ KAVSİ CEM EDEN,  MAKAMINLA BİR YAY’DIN,
RAHMÂNÎ TENNÛR’UNDA, AKSETTİRDİN VECHİNİ,
BUNA ŞAHİT OLANLAR, ANCAK YENDİ NEFSİNİ.
 
SORMUŞTUN BİR ZAMANLAR, ANLAŞILIR MI KADRİM?
BUNA CEVAP VERMEYE, NASIL OLSUN Kİ HADDİM?
ANLAYANLAR ANLADI, KIYÂM DURDU YOLUNA,
NÛR İÇİNDE YÜZEDUR, RAHMET OLSUN RÛHUNA.
                       
                       
NECMETTİN ŞAHİNLER
15 MART 2017
TRABZON  23:23

[1] İskele Câmii, Mihrimah Sultan  (1522-1578): Kanûnî Sultan Süleymân’ın Hürrem Sultan’dan olma kızı.

[2] Üsküdar müezzinleri, genellikle, sabah ezânını: sabâ ya da dilkeşhâverân; öğle ezânını: rast, hicaz; ikindi ezânını: uşşâk, hicaz, bayâtî;  akşam ezânını: segâh, dügâh, rast, hicaz; yatsı ezânını ise: rast, uşşâk, nevâ, bayâtî ya da hicaz makāmlarında nidâ ederlerdi.

 
[3] Memleketlerin kutbu

[4] İki yüzlü